Fareli köyün kavalcısı
FARELİ KÖYÜN KAVALCISI
Bir varmış bir yokmuş. Ülkenin birinde küçük ve şirin bir köy varmış. Bu köyde herkes mutluy­muş. Hiç kimsenin bir şikâyeti yokmuş. Bu yüz­den köyün ileri gelenleri ve köy
ТУРКРУТ
Külkedisi Sinderella (Золушка)
kulkedisi сказка на турецком языке
Одна из вариаций сказки про золушку. Думаю, вы легко сможете понять эту сказку, поскольку вы с детства знаете ее русский вариант.   Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman
ТУРКРУТ
Hayat suyu (Живая вода)
hayat suyu сказка на турецком языке
Сказка о принце, который желая спасти жизнь отца сам чуть было не лишился жизни. Против него старшими братьями был устроен заговор, но благодаря доброму карлику все решилось чудесным
ТУРКРУТ
ŞARKI SÖYLEYEN AĞAÇ
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde bir kral ve kraliçe varmış. Bunların çok iyi kalpli birde kızları varmış. Bu ülkede herkes mutlu­luk içinde yaşarmış. Sarayın yakınlarında ise
ТУРКРУТ
Değirmenci ile Tilki (Мельник и лиса)
Мельник и лиса
Жил-был мельник. И было у этого мельника много кур. Однажды лисицей овладело неодолимое желание завладеть этими курами...(Она положила на них глаз) Vakti zamanında bir değirmenci varmış. Bu değirmencinin de
ТУРКРУТ
AĞAÇ KURDU
Древесный червь
Günlerden bir gün, hayvanlar ülkesinde kuraklık olmuş. Yaramaz maymunlar, birbirleriyle su çakası yaparken yakalanmışlar. Ormanlar kralı bu maymunlara ceza vermiş. Ağaçlar yapraklarını dökmüş. Sadece dere kenarındaki bir ağaç
ТУРКРУТ